Hayaldi

Hayaldi

Milli Eğitim Bakanlığı e-okul sistemi ve Fatih projesi ile eğitimde çağ atlamıştır. Eğitim hayatının içinde olan bütün kurumlar  da  aynı uygulamanın yapılmasını sağlamış. Bilginin kontrolü de bakanlığın eline geçmiştir.  Eğitim hayatına gözle görülür pratik çözümler gelmiştir. Fakat yeteri kadar Okul idareleri ve velilerin işlerini kolaylaştıracak bir boyutta olduğunu düşünmüyorum.  Bakanlık, okul idaresi ve veli penceresinden baktığında alt yapısını daha etkin ve verimli kullanabildiğin de bir çok sorunumuza da çare olabilecektir.

Ders başlamadan önce sınıflarda öğrenci devam-devamsızlık yoklaması alınmakta ve öğretmen derste işleyeceği konuyu deftere yazmaktadır. Bu ilkel uygulama ile her sınıfta yaklaşık ortalama 5 dakika kaybedilmektedir.   Türkiye’de bulunan derslik sayısı 649.469’tur. Kaybedilen zaman 3.247.345 (649.469X5=3.247.345) dakikadır. Bu durum,düşünüldüğünde eğitimde kaybedilen korkunç bir zamandır.

Sınıflardaki yoklamalar ilgili müdür yardımcısı tarafından bir gün sonra sisteme girilmekte ve veliler e-okul veli bilgilendirme sisteminden bir gün sonra öğrencinin okula devam edip etmediğini öğrenebilmektedir. Eğer veli, bilgilendirme sistemini kullanmayı bilmiyorsa evine devamsızlık mektubu ile çocuğunun durumundan haberdar olmaktadır ki bu da bir çok mağduriyetlere sebep olmaktadır.

Sınıflarda yüz tanıma sistemi, avuç içi damar okuma sistemi veya parmak izi  ile yoklama yapılması ile eğitim hayatında çeşitli kolaylıklar sağlanacaktır:

  • Öğretmen sınıfta yoklama almayacak,
  • Müdür yardımcıları öğrenci devamsızlığını sisteme girmeyecek,
  • Öğrencinin sınıfta olup olmadığı ders anında internet ortamında anında kayıtlara geçmiş olacak,
  • Veli gün içinde çocuğunun derste olup olmadığını istediği zaman takip edecek,
  • Eğitim-öğretim gün sayısının 180 gün olduğu düşünülürse; 116.904.420 adet A5 boyutunda yoklama fişi yıl içinde kullanılmamış olacaktır.(649.469X180=116.904.420 ) 194.870 top kağıda tekamül etmektedir.
  • Merkezi yapılan sınavlarda da bu yöntem kullanılabilirse kimliğini kaybeden veya kimliğini unutan öğrencilerinde mağduriyeti giderilmiş olacaktır.

Yine öğretmenler ders yıllık planlarını e-okul sistemine kaydedip sınıfa girdiklerinde o gün işleyecekleri konuları sisteme eklediklerinde kendileri açılarından çok büyük kolaylık kazanacaklardır.Bunların neler olduğuna baktığımızda;

  • Öğretmen ders başlangıcında zaman kaybetmeyip hemen dersine başlayabilecek,
  • 649.469 adet sınıf defteri kullanılmayacak,
  • Öğretmen konuyu sisteme girdiği için otomatik olarak aylık ders puantajı da yapılmış olacak,
  • Okul idaresi sınıf defterlerini kontrol işi ortadan kalkmış olacaktır,
  • Okul idareleri ek ders puantajı düzenlemeyecek bu iş için kullanılan zamanı başka işlerde değerlendirebilecek,
  • Okullardaki eğitim kontrol altına alınacaktır.

Bir başka konu da; velilerin öğrenci nakilleri ve öğrenci  izin dilekçeleri için okullara gelmektedir. Bu durum veliye işinden-gücünden geri kalma,gereksiz zaman kaybetme vb. olumsuzluklar yaratmaktadır.Ayrıca bu işlerin yapılması için okul müdür yardımcıları yoğun mesai harcamaktadır. Bu durum, velilere sisteme giriş şifresi verilerek her iki tarafın lehine kolaylaştırılabilinir. Veli, aynı bankacılık işlemi yapar gibi nakil isteğinde bulunabilir veya öğrencisinin izin isteğini sisteme kendisi girebilir. Velilerimiz bu tür bürokratik işlemlere harcadığı zamanı çocuğu için okulda daha verimli geçirebilir.Örneğin; çocuklarının sosyal faaliyetlerini izlemek veya çocuğunun öğretmenleriyle görüşmesi gibi.

Sonuç olarak; sistemi etkin kullandığımızda bir çok iş otomatik olarak yapılmış olacak okul idarecileri odalarından çıkacak öğretmen ve öğrencilerimizin içinde olacaklardır. Sosyal faaliyetler artırılabilir, bir çok kurumun hibe destekli proje duyurularına öğrenciler ve öğretmenler yönlendirilebilir.

Gerçek …